Elinizde çok iyi bir ürün olduğunu kabul edelim. Onu tanıtmak için elinizde tüm bilgiler var. Hem enformatik hem teknik. Sizde işinizi çok iyi bilen, uzman bir satıcısınız. Yapmanız gereken tek şey, sağlıklı bir iletişim ile ürününüzü istenilen değerde satmak. Ama iletişim kurmaya çalıştığımız kişiye içinizin rahat edebileceği biçimde bir tanıtım yapamıyorsunuz. Çünkü tanıtım yaptığınız kişi, sizin bir türlü anlam veremediğiniz tepkilerde bulunuyor.
Karşımızdakini ikna edememenizin tek nedeni 'beden diliyle iletişim' bilmemenizdir. Beden diliniz karşı tarafa bazı sinyaller verir. Her ne kadar ağzınızdan çıkan cümleler, kontrolünüz altında olsa da beden dilinizi kontrol altına alamıyorsunuz.
Sinyaller..
Beden dili kelimeler gibi anlamları olan bir iletişim aracıdır. Beden dilini iyi bilmek için, incelemek, gözlemek ve öğrenmek gerekmektedir. Beden dilimiz çevremize sürekli olarak sinlaller verir. Örneğin sorunlu bir tanıtımda gözbebekleriniz büyür ve küçülür. Bazen ellerimizi nereye koyacağımızı şaşırırız. Böylelikle ikna zorlaşır. İletişimlerimizde rahat olmaya çalışmalıyız.
Yalan..
Vücut dilinin konuşma dilinden farkı, saklanabilen yada kolaylıkla örtülebilecek bir dil olmamasıdır. Konuşmada hatalar başka yöne çekerek düzeltilebilir. Fakat kelimesiz iletişimde hataları saklamak zor değil nerdesye imkansızdır. Gönderdiğimiz sinyal çıplaktır. Düşüncelerimizi gizlemeyi denesek de vücut asla yalan söylemiyor.
Vücut dilimize özellikle dikkat etmeliyiz. Bazen aldığımız bilgilerden dolayı (söylenti, önyargı vb.) karşımızdaki kişiye yanlış sinyaller gönderebiliriz. Her iki tarafında düşünceleri vücut dilini etkileyen bir faktördür. Karşımızdaki kişiye onu rahatsız hissettirebilecek sinyalleri göndermekten kaçınmalıyız. Unutmamalıyız ki hangi düşünceye sahip olursak olalım eşit şartlarda iletişim kurmalıyız.
bültenlerimizden ve önemli haberlerden ilk önce siz haberdar olmak istiyorsanız lütfen formu doldurun.
