Her geçen gün artan yatırım ve istihdam oranlarıyla hızla ilerleyen bilişim sektörü, meslek liseleri ve meslek yüksek okul mezunu öğrenci sayısının yetersizliği nedeniyle piyasada kalifiye ara eleman bulmakta zorlanıyor.
Türkiye’nin bilişim teknolojileri firmalarından biri olan Ankaref’in Genel Müdürü Erhan Binici, 1990’lı yıllardan itibaren üniversitelerdeki yığılmaların her geçen yıl arttığına işaret ederek,üniversitelerdeki yığılmanın ara eleman olarak nitelendirilen grupta görev alabilecek kişi sayısını azalttığını söyledi.
Bu nedenle, insan kaynağına dayalı olmayan al sat olarak adlandırılan ticaret modelinin ilerlediğine dikkati çeken Binici, şöyle devam etti:
“Bu noktada özellikle bilişim yatırımcısına ‘keşke al-sat yapsaydım’ dedirtmemek gerekir. Bunun için de özellikle insan kaynakları planlamalarının ve arge ve inovasyon desteklemelerinin daha fazla üretim, satış ve ihracat odaklı yapılması gerekiyor. Bunların yanı sıra işin kolayına kaçmayacak, sabırlı, büyük hedefleri olan gençler yetiştirmemiz ve bu nesli piyasaya doğru bir şekilde kanalize etmemiz gerekiyor.”
“İş disiplininde batının çok gerisindeyiz”
Binici, ülkelerin gösterdikleri ekonomik büyümelerin temelinde insan kaynağı ve eğitim gibi temel kriterlerin olduğuna işaret ederek şöyle devam etti :
“Bilgi olarak standart bir noktayı yakaladıktan sonra geriye kalan en önemli şey iş disiplini. Maalesef ülkemizde iş disiplini batının gerisinde. Türkiye’de günde verimli çalışma saati ortalama 3 saat. Bu oran, 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak isteyen bir ülke için çok düşük, en az 6 saate çıkartmamız gerekiyor”
“Nitelikli ara eleman bulamıyoruz”
Binici, Almanya‘nın sıfırdan başlayarak toplumsal üretim bilinciyle bugün dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olduğuna dikkati çekti :
“Sadece girişimciler ile bir ülkeyi şahlandıramazsınız. Bizim de üretimi, disiplini ve vaktini boşa harcamama kavramını toplumun geneline yaymamız, el birliğiyle üretime geçmemiz gerekiyor.
Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri ‘nitelikli ara eleman’ yetiştirememek. Maalesef 8 yıllık kesintisiz eğitim politikası sonucunda meslek okullarımızı neredeyse kaybettik. Şimdi acı sonuçlarını yaşıyoruz. Meslek yüksekokullarına ve meslek liselerine çok ihtiyacımız var. Türkiye’ nin şu anda üretimdeki en önemli sorunu meslek liseleridir. Teknisyenden çok mühendis bulabildiğimiz bir durumdayız. İş ilanına çıktığımız zaman binlerce üniversite mezunundan başvuru geliyor. Ama nitelikli bir teknisyen aradığımızda gerçek anlamda doğru kişiyi, iş bilen elemanı bulamıyoruz.”
bültenlerimizden ve önemli haberlerden ilk önce siz haberdar olmak istiyorsanız lütfen formu doldurun.
