TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİ
YÖNETİM DANIŞMANLIĞI VE EĞİTİM
HİZMETLERİ
TEKNOLOJİ TABANLI
GİRİŞİMCİLER İÇİN İŞ GELİŞTİRME
MENTORLÜĞÜ
PROFESYONEL
YAZILIM
GELİŞTİRME
SANAYİDE
DİJİTAL DÖNÜŞÜM
TEKNOLOJİ TRANSFER
OFİSLERİ & TEKNOPARKLAR İÇİN
İŞ GELİŞTİRME
YATIRIMCI
BULMA & DEVLET
DESTEKLERİ
YAZILIM-BİLİŞİM
SEKTÖRÜNDE SATIŞ PAZARLAMA
& İŞ GELİŞTİRME
KURUM İÇİ
MENTORLUK &
İÇ GİRİŞİMCİLİK
KEY OF CHANGE

Revo Capital

Türk-internet.com ve Cenk Bayraktar ropörtajı:

 

Girişimcilik denildiğinde, tabi ki finansmandan da bahsetmek lazım. Sermayenin girişimciliği bir yana, son 20 yılın teknolojik devrimi girişimciliğin daha aşağıya ve hatta öğrenci düzeyine kadar indi. Çünkü bugünün en önemli kaynağı “insan beyni”.
 

Dolayısıyla da, günümüzde girişimcilik dediğimizde aklımıza gelen 2ci öge “fon”lar oluyor. Kendilerini ön-teknoloji fonlaması olarak tanımlayan Revo Capital Genel Müdürü Cenk Bayrakdar ile yaptığımız bu söyleşide “fon pazarı” konusunda biz hayli bilgilendik. Umarız turk-internet.com okuyucuları da aynı düşünceleri paylaşırlar.

turk-internet.com : Sizi Turkcell’den tanıyoruz ama birkaç senedir Revo Captial diye yeni bir girişimin içindesiniz. Bize Revo Capital’i anlatır mısınız? Nasıl kuruldu? İş modeli nedir?

Cenk Bayrakdar : Revo Capital’in kurulumu 2013’ün Eylül’ünün sonu ama fikir olarak daha önceleri yeşerdi.

Ben Türkcell’de yaklaşık 13 yıl çalıştım. Bu 13 yıl içinde, Turkcell’de hep inovasyon, teknoloji ve servislerden sorumluydum. Bu da tabii sizi ister istemez önemli bir networkün ortasında konumluyor ve biz her yıl Turkcell’de yeni iş alanları geliştirmeye çalışıyorduk. Turkcell’in T Serisi telefonlarından tutun, Turkcell TV, mobil pazarlama, Turkcell’deki mobil cüzdan gibi bir sürü yenilikler. Bunlar ile devamlı iş geliştirilmesi gerekiyor. Görev tanımı buydu.

Zamanla Turkcell Teknoloji’yi kurduk; Turkcell’e çok önemli güç sağlayan AR-GE merkezi. Ben Turkcell adına bir fon kurmamız gerektiğine hep inanıyordum. Yani, Turkcell’in kendi bir “Venture Capital”, “Risk Sermayesi” fonu olması gerektiğini düşünüyordum çünkü yurt dışına baktığımızda da büyük operatörlerin hepsinin Silikon Vadisi’nde fonları var. Hatta bunun üzerine Berkley’e gittim.

turk-internet.com : Bunu biraz açalım mı? Niye operatörler böyle bir fon kuruyorlar ve siz de niye bunu düşündünüz?
 

Cenk Bayrakdar : Evet! Çok güzel soru. Tam bunu istememin en büyük nedeni… Şimdi siz benim iş tanımıma bakın Turkcell’de: her gün yepyeni bir iş alanı yaratmak zorundasınız, 1 tane yetmiyor, en az 3-4 tane ve her birinden 6 ay sonra milyon TL bazında ya da üstünde gelir getirmeye başlamanız lazım.

Şimdi bu çok zor bir iş, kolay bir iş değil. Devamlı yenilerini yaratıp eskilerinin büyüdüğüne emin olmanızı gerektiren çok çeşitli bir iş. Bir yandan da tabii yeni işleri kabul ettirmeniz gerekiyor.

Fakat biz yurt dışındaki trendlere de bakınca anladık ki, bu inovasyona yetişemiyorsunuz çünkü bir ekibiniz var diyelim ki 100 kişi, çok güçlü, çok iyi seçilmiş bir ekip. Fakat dışarıda, devamlı yeni şeyler düşünen milyonlarca genç var.

Biz de o zaman şu kafaya geldik; yurt dışında da bunu çok rahat gördüğümüz için: Operatör aslında platformları geliştirmeli. Çok kolay servislerin entegre olabileceği, daha iyi servislerin çıkabileceği platformları geliştirme ve servis geliştirme işini dışarıdaki start-up’ları da dahil ederek, onlara önderlik ederek, ortam sağlamak görevini üstlenmeli.
 

Böylelikle de bu start-up’lara da yatırım yaparak, iyice büyümelerini teşvik etmeli. Çünkü operatör kazandığı işin büyümesini istiyor tabii ki. O yüzden start-up’ına yatırım yaparak, onlardan hisse almalı. Böylelikle büyüdükleri zaman da onların hissedarı olduğu için çifte kazanmalı. Genel yapı bu. Yurt dışında da kabul gören bu. Bunu yapabileceğiniz yatırım aracı da; bir fon.

turk-internet.com : Berkley’den bahsediyorsunuz?
 

Cenk Bayrakdar : Böyle olunca da Berkley’de ilgili executive bir program vardı. “Fon nasıl kurulur” şeklinde. Kısa, sıkıştırılmış bir program bu; bir sömesteri 10 günde veriyorlar size. Onu aldım ve döndüm. Çok büyük bir heyecan ile hemen sunumlar hazırlandı, Yönetim Kurulu’na sunalım diye.

Fakat o sıralarda Türkcell’in bu öncelikli bir konusu değildi. Türkcell’in bildiğiniz gibi, basından da takip ediyorsunuzdur herhalde; bir sürü başka öncelikleri olabilecek bir durumdaydı, Yönetim Kurulu’nun kendi içindeki dinamikleri açısından. O yüzden 2 yıl önce biz sunum yapamadık, öylece durdu.

Şimdi, o göz ile bakıldığında bu çok büyük bir gereksinim ama yapamıyoruz. Ben de buna çok inanıyorum ve gerek ekibimdeki bazı arkadaşlar – ki, şu an bazıları ile zaten birlikte çalışıyoruz- , gerekse o güne kadar bizi getiren profesyonel geçmiş, bunun aslında doğal bir sonucu.

Niye? Biraz önce bahsettiğim çok önemli bir networkün ortasında oturuyorsunuz; network bu iş için çok önemli. Yani profesyonel networkte insanları tanımak çok önemli. Bugüne kadar binlerce ürün çıkarmışsınız, önemli bir oranı başarılı olmuş ki, oradasınız zaten ve bir sürü lansmanlar yapılmış, dünya çapında ödüller alınmış, demek ki servis ve ürün dünyasına çok yakınsınız. Ve bu da bir fon için aslında gerekli kredibiliteyi sağlıyor.

Bu bizim için doğal bir gelişim diye düşündüm ve tabii ben o sırada benim çok eski dostum ve sınıf arkadaşım olan Özcan Tahincioğlu ile bunu uzun süredir konuşuyorduk. Biz şu anki 2 yatırımcımla --hem arkadaşımız, hem aynı zamanda yatırımcımız-- bir gece oturmuştuk yine bir toplantı halindeydik, ben hararetle nasıl yapılması gerektiğini filan anlatıyorum, onlar da dediler ki, “biz sana şu kadar commit ediyoruz, sen başla”

Ertesi gün de ben Süreyya Bey’e gittim, izin istedim. Çünkü kendisi ile bir sürü yapmış olduğumuz birlikte çok büyük projeler, çok büyük emekler vardı. Onun iznini almanın da önemli olacağını düşündüm. Öyle 1,5- 2 ay kendisiyle bu karşılıklı düşünme ve izin sürecini değerlendirme dönemimiz oldu. En sonunda ben Şubat ayında ayrıldım. Ve biz daha sonra…

turk-internet.com : 2014’ten mi bahsediyoruz?
 

Cenk Bayrakdar : 2013’ün Şubat ayı. Özcan Tahincioğlu ile birlikte biz daha sonra bütün bu fonun kurgulanması, nasıl yapılacak, bütün sistemler nasıl kurulacak, bütün bunlarla ilgili çalışmaya başladık. Bir noktada Berkley’de aldığımız eğitimin de çok bir işe yaramadığını gördük. Çünkü yaparken öğreniyorsunuz açıkçası. O iyi bir giriş oldu sadece.
 

O süreçte işte Hollanda’daki bu yapı kuruldu. Hollanda’da bir fon kuruldu. Yaklaşık yurt içinden ve yurt dışından 20 tane yatırımcımız var şu anda.

turk-internet.com : Niye Hollanda?
 

Cenk Bayrakdar : Yıllardır Türkiye’nin karşılıklı vergi anlaşması olan 3 tane ülke var: Hollanda, Lüxemburg ve Belçika. Lüxemburg’da genellikle büyük fonlar kuruluyor ve çok pahalı. Hollanda biraz daha özellikle start-up dünyasının kanunları ve yönetmeliksel gereklilikleri çok uygun. O yüzden orada kuruluyor çünkü Avrupa’dan da yatırım yapanlar var. Ya da bir Amerikalı’ya “Hollanda yapısı” dediğinizde, o hemen anlıyor ne demek istediğinizi gereklilikler olarak. Bir Avrupalı’ya “Hollanda” dediğinizde, vergi avantajlarını hemen anlıyor. O yüzden orası bu konuda bilinen bir yer.

Gerçi şu anda devletimizde de aslında yapılanlar ile Türkiye de iyi bir baz hazırlamaya başladı. Fakat o bize yetişmedi. İnşallah daha sonraki fonlarda. Hollanda’da bu yapı kuruldu ve ondan sonra biz hızlı bir şekilde yatırımlar yapmaya başladık.  



site design & technology
SLC Web Mühendisliği
www.slc.com.tr